25 Haziran 2007 Pazartesi

Gitmesen!

Bal rengi sislerde kaybolmayı yaşıyorum

Tarifi imkansız,

Sürme sürme gülüşlerinle gülmek

Gülmek ki,ne gülmek

Aman allah’ım.

Altı kat gök açılıyor bir anda önümde.

Rüya mı,değil!..

Ne şanslıyım,ne baht kokuyor kaderim.


Salacak boyunda tek laf etmeden nefes nefes seni paylaşmak,

Günlerdir düşündüğüm..


Ne şanslıyım,

Aman allah’ım,şans ki ne şans.

Kaç kula nasip olur,

Sevmeyi sevdiriyorsun,

Ne büyük sevap işlediğini kim biliyor?


Sen yoksun ya hani,arada bir

Martılar gözümü oyuyor,bir parça simit alacaklar güya.

Rüya mısın,yok değilsin!

Simit rengi bakıyorum,kül gibi,odun ateşinde kavruluyorum

Sen yok oluyorsun ya,hani,arada bir

Martılar gözümü oyuyor,bir parça ben bırakmıyorlar.

Arada bir bile,

Gitmesen olmaz mı?


6 Haziran 2007 Çarşamba

Kristal parlağı 'beyaz',moru kıskandıran 'kırmızı'...

...

İstanbul’da Cevizlibağ E-5’de Topkapı yönünde… Dev bir gövde bulutlarla elele … gökyüzü,eflatuna çalan buz rengi mavilik;güneş batmış da geri dönmüş sanki,geçici bir kızıllık günbatımı;kristal parlağı ‘beyazı’ ile moru kıskandıran bir ‘kırmızı’ manzarayı seyrediyor… Sanki hesap soruyor,çatmış mı ne çehresini..? biraz durguncana ama bulutlarla haşır neşir;naz ediyor kızıl günbatımına kocaman bir gövde…

3 Haziran 2007 Pazar

Dün ve Bugün: Satmak!

kolunda damga,
vesikalı.
hayat derdi,belki koca dayağı kimbilir...
alışmış.
alıştırılmış,sata sata...
adı kabaca fahişe.
türk filmlerinde mütemadiyen göz önünde...

peki bu hükümet,
o da satıyor...
göz önünde hem de.

yukarıdaki kadın satınca,fahişe!..
hükümet satınca,özelleştirme!..